MAİL: Oyuncueposta@gmail.com - FACEBOOK: 724 Oyuncu - TWİTTER: Yokuz anam. Harikalar Tic. teması. Blogger tarafından desteklenmektedir.

29 Aralık 2011 Perşembe

İNCELEME: I AM PLAYR


Akıllara hemen FB taraftarının Mateja Kezman'a Are you player? Are you player? diye
saldırdığı görüntüler gelse de, I AM PLAYR Facebook'ta ücretsiz oynadığımız yeni oyunumuz.

Oyun endüstrisinin gittiği yeni yön, oyuncunun kendini ara videolar ve sinematik geçişlerde izleyip filmin içinde hissetmesi, karakterine daha çok bağlanması, bir nevi film oynama yönünde. Spor oyunlarının gittiği yön ise, sporcu hayat simulasyonu günlük hayatı RPG gibi yaşamak yönünde. NBA, FİFA PES kariyer modlarında hatta bilhassa NSS de bolca bunu görüyoruz.


İşte IAP bize yıldız bir golcünün hayatını yaşama imkanı veren We R Interactive firmasının yeni oyunu. Oyunu başında İngiltere Championship liginin müzmin orta sıra takımlarından River Park FC'nin altyapıdan yetişme genç golcü adayı olarak ilk profesyonel kontratımıza imza atarak başlıyoruz. Her hafta alacağımız maaş, forma giyme ve gol bonuslarımız genç bir oyuncunun dudağını uçuklatacak cinste olmasa da, gayet yeterli.



Forvetteki Partnerimiz Danny Deans, namı diğer "Deano", River PArk F.C. nin efsane kaptanı. Futbol hayatının son baharına gelmiş olsada R.P.F.C'yi tek başına ayakta tutmaya çalışıyor. Taraftarlar ise Deano'ya ultra-profesyonel yaşam tarzı sayesinde yıllardır kaybetmediği istikrarı yüzünden resmen tapıyor. Kaptan bizim gibi parlayıp sönen onlarca genç oyuncu gördüğünden forma bulmaya başlayıp, ilk gollerimizi attığımız haftalarda bize, "Daha futbolcu falan olmadın, havalanma hemen genç, iki dakka adam ol!" şeklinde yaklaşıyor. Hatta bizi acımadan tüm takım önünde güzelce fırçalamaktan bile çekinmiyor. Spoiler verip oyununuzun zevkini kaçırmamak için detaya inmiyorum ama Kaptanın da uğraştığı kendi sorunları var. Size tavsiyem ne ona kendinizi ezdirin, ne de bu gerçek River Park efsanesini kendinize düşman edecek kadar asi olun.


Bir de Billy Laidlaw var tabi. İki üç sene önce ilk parladığı maçlarda herkes onun geleceğin büyük River Park  efsanesi olacağını düşünüyormuş. Daha sonra 2-3 kez milli takıma da seçilince dev klüpler onunla flört etmeye başlamış. Fakat Laidlaw, bu erken bulduğu şöhretin büyüsüne kapılıyor ve kariyerini günden güne çöpe atmaya devam ediyor. Biraz oynayıp tanınmaya başlayınca, Billy size takımda ilk dostluk elini uzatan oyuncu. Kampa kadın getirmek bunda, her maçtan sonra yıkılana kadar içip antrenmanda uyumak bunda. Tabi eğer bu yetenekli  ama disiplinsiz oyun kurucu ile dostluğu ilerletip beraber takılmayı seçerseniz, (ki gayet kolay çünkü kendisi baya sıcak kanlı bi kardeşimiz) sizi gayet güzel ortamlara sokuyor. ( mankenlerle ve manken gibi hatunlarla tanışmak, bir futbolcu olmanın nimetlerini dibine kadar sömürmek için Billy'le gezin.)


Teknik direktör boş adam değil, yılların kurt hocası, hep gençlere şans vermeyi seven biri olmuş ama daha önce oynayan çocuklar onu hep mahcup ettiğinden gözünde öyle sınırsız krediniz olduğunu sanmayın. Biraz formunuz düşsün hemen söylenmeye başlamıyor ama o ters ters bakışlar, devre arası laf sokmalar, kendinize çeki düzen vermezseniz neyin geldiğinin mesajını vermeye yetiyor.



Bunlar dışında oyunda benim gördüğüm üç bayan var. Biri çocukluktan beri beraber olduğunuz kız arkaşınız, diğeri ünlü ve seksi bir süpermodel (takım lig tablosunun yukarılarında değilse kaçacak), üçüncü ise klüpteki sağlık görevlisi. (üçüncünün kaptanla beraber sakladığı bir sır var.)

Yapımcılar oyun dünyasını daha gerçek, yaşayan bir dünya yapmak için masraftan kaçınmamış. River Park aşığı bir taratarın  Video blogu, ve gazetelere ek olarak, BBC deki haftalık Goal Mouth programını eski milli oyuncular Lee Dixon ve Andy Townsend'e sundurmuşlar. Ayrıca oyunun ünlü kontenjanında Aaron Lennon ve Theo Walcott'da var. (sürprizlere hep hazır olun. Az önce Gary Mcallister geldi.)



Bunun dışında menajer seçimi vs. gibi seçimler hepsi kaliteli oyunculuklar eşliğinde gerçekten zengin bir deneyim sunuyor.

Şimdi oyunun motoruna gelirsek maç ve antrenmanları Point Of View denilen, FPS açısından oynuyoruz. Maçların güzelliği bize tam bir golcü gibi hissettirmeyi başarması. Bazen çok güzel paslar alıyoruz ve bize topu kaleye yuvarlamak kalıyor. Bazen de kendi pozisyonumuzu yaratmamız, zor golleri atmamız gerekiyor. Ama sonuçta maçlarda elimize geçen genelde 2-3 gollük pozisyon olduğundan, biraz stres sahibi oluyoruz. 93.Dkda 1-0 gerideyken penaltı atmak dizleri titretebiliyor.

Antrenmanlar, Shooting, Tackling, Dribbling, ve Passing yeteneklerini geliştirmeye yönelik. Challange'lar ve Achievement'larla zenginleştirilmiş. Oynarken hiç sıkmıyor.

Nike oyuna sponsor olmuş ve satın alabileceğimiz kramponlar, malzemeler eklemiş.

Sonuçta benim 10 haftalık I AM PLAYER kariyerimden izlenimlerim gayet olumlu. Facebook'taki diğer oyunlardaki arkadaş ekleme, ve sürekli onlardan birşey toplama zorunluluğunun olmaması gözümde zaten diğerlerinden 1 adım önde olan oyuna bir artı daha ekliyor.(Ama arkadaşları ekleyip onlarla yarışıp kimin daha değerli ve başarılı bir oyuncu olduğunu görmek zevkli.)

Son söz olarak bu oyunu tek cümleyle "Yeni nesil New Star Soccer" diye etiketliyorum ve yazımı bitiriyorum.
                                                                                                    Yazan:Ozan Yakut

YENİ TWİSTED METAL'IN YANINDA BLACK BEDAVA

Playstation Blog'un haberine göre yeni yılda çıkacak yeni Twisted Metal oyununun yanında 2001 de çıkan PS2 oyunu Twisted Metal Black beava gelecekmiş. Tabi oyunun PS3 için ayar çekilmiş HD Modu olacak. Fakat Online oynama seçeneği dahil değil. O iş yeni oyunla yapılacak.
Haberi yaparken TMB 'in fiyatına da baktım 0.75$. HD versiyonu olması belki oyuncuları sevindirir. Ben mantığı pek çözemedim.

28 Aralık 2011 Çarşamba

HALF LİFE 3 Ü NERDEN SALLADINIZ?

Noeli yaşadığımız günlerde , yurt dışında oyun firmalarını saran tatil rehaveti yüzünden oyun sektöründeki internet siteleri ve dergiler haber bulamıyor. Bu yüzden bulabildikleri her dedikoduya yapışıyorlar.



Soru: Ortamlarda dolaşan Half Life 3 hakkında çalışıdığına dair dedikodularının bir aslı var mı?
Valve'ın patronu Gabe Newell: Hayır. O açıklamaları biz yapmadık ki. Half Life 3'e kim internet sitesi açmışsa ona sorun.

2012 DE ÇIKACAK OYUNLAR

Of of of.. Mesai çok ağır olacak gibi geldi bana. Listede umut bağlayıp beklediklerim var.
Bir de sürprizler patlar, bir iki tane daha kaliteli oyun çıkarırlarsa, mümkünü yok hepsine yetişemeyiz.
Bloga yeni yazarlar mı alsak..

MASS EFFECT 3
SYNDİCATE
XCOM
SNİPER GHOST WARRİOR 2
RESİDENT EVİL RACOON CİTY
MAX PAYNE 3
DİABLO 3
JAGGED ALLİANCE: BACK İN ACTİON
JAGGED ALLİANCE ONLİNE
TOM CLANCY'S GHOST RECON ONLİNE
PROTOTYPE 2
PLANETSİDE 2
ARMA 3
MECHWARRİOR ONLİNE
SOUTH PARK:THE GAME
GTA 5
HİTMAN: ABSOLUTİON
BİPSHOCK: İNFİNİTE
DİSHONORED
F1 ONLİNE
THE LAST GUARDİAN
STALKER 2
STARCRAFT: HEART OF THE SWARM

27 Aralık 2011 Salı

VİTA OYUN VE KİT FİYATLARI AÇIKLANDI

Her gün Sony haberi girmekten artık tiksinsem de yılbaşı dolayısıyla ortalık durgun
aktivite yine Sony'de var. Bu kez ne yapmışlar, faturayı kesmişler.

Oyun fiyatları 30 ve 50 Euro arasında değişiyor. Uncharted a 49.99 çektiklerine göre,
tepe fiyat budur, daha pahalı oyun çıkaracaklarını sanmıyorum.

  • Uncharted: Golden Abyss - €49.99/£44.99
  • ModNation Racers: Road Trip - €39.99/£34.99
  • Everybody's Golf - €39.99/£34.99
  • WipEout 2048 - €39.99/£34.99
  • Unit 13 - €39.99/£34.99
  • Little Deviants - €29.99/£24.99
  • Reality Fighters - €29.99/£24.99

  • Şimdi bunları oynamak için şart olan Memory Card fiyatlarına bakalım. Gayet insaflı tutulmuş, 16gb ise 50 Euro fiyatı ile en mantıklı seçim olarak görünüyor. 1 kere alınacak sonuçta.
    • 4Gb Memory Card - €19.99/£17.99
    • 8Gb Memory Card - €34.99/£31.99
    • 16Gb Memory Card - €49.99/£44.99
    Diğer fiyatlar da şöyleymiş:

    •AC adaptor - €9.99/£8.99
    •Portable charger - €49.99/£44.99
    •USB cable - €9.99/£8.99
    •In-ear headset - €19.99/£17.99
    •Starter kit - €24.99/ £21.99
    •Travel kit - €29.99/ £25.99

    ÜNLÜ OYUN YARATICILARI BU YIL NE OYNAMIŞ

    1-Peter Molyneux Creative Director, Microsoft Europe (Fable: The Journey): Minecraft
    2-Cevat Yerli, President and CEO, Crytek (Homefront II): Uncharted 3: Drake's Deception
    3-Cliff Bleszinski, Design Director, Epic Games (Fortnite): Elder Scrolls V: Skyrim
    4-Tim Willits, Creative Director, id Software (Doom 4) : Elder Scrolls V: Skyrim
    5-Patrick Liu, Producer, DICE (Battlefield 3 DLC) :  Superbrothers: Sword & Sworcery EP (iOS)
    6-Will Wright, President, The Stupid Fun Club (HiveMind):  Civilization Revolution (iPad)
    7-Scott Phillips, Senior Designer, Volition (Saints Row The Third DLC): Dead Space 2
    8-Yoshinori Ono, Producer, Capcom (Street Fighter X Tekken):The Elder Scrolls V: Skyrim
    9-David Jaffe, Founder, Eat Sleep Play, Inc. (Twisted Metal):Batman: Arkham City

    26 Aralık 2011 Pazartesi

    İNCELEME: FOOTBALL MANAGER 'IN 20 YILLIK TARİHİ, SİGARA NE Kİ, İÇKİ NE Kİ...


    İlk oyun yazımda neyi inceleyeceğimi düşünüp monitöre boş boş bakarken, yine böyle monitöre baktığım bir gün, kız arkadaşımın “Yine yuvarlaklara gol attırmaca peşinde misin?” diye sorduğu gün aklıma  geldi. Bunun üzerine karar verilmiş oldu. 20 senemi verdiğim bir oyundan daha çok yazılmayı hak eden bir oyun yok tabiki. Evet 92 yılında 9 yaşında bir çocuk olduğum zamanlardan beri, neredeyse her çıkan CM/FM oyununu oynamış biriyim. Sigara, alkol gibi alışkanlıklar toplasan en fazla 10-11 sene geçmişe gidiyor ama bu CM/FM illetine onların 2 katı uzun bir süreçte bağlanmışım. O yüzden bu yazının hem 20 yıllık bir efsaneye saygı duruşu, hem 20 yıllık hayat arkadaşıma bir mektup ve biraz da anı içerir nitelikte olması kaçınılmaz oldu.

    BİR EFSANENİN DOĞUŞU: CHAMPİONSHİP MANAGER (1992)



    Paul ve Oliver Colyer kardeşler iki ağır futbol hastası ve Everton taraftarı bilgisayar programcısı. 90lı yılların başlarında oyun endüstrisi böyle devasa boyutlarda olmadığından evlerde 2-3 kişi tarafından yapılan oyunlar çok rastlanan bir durum. İşte bu ikili 1992 yılında, Shopshire İngiltere'deki yatak odalarında, ekiplerine Sports İnteractive adını, ve yaptıkları oyuna Championship Manager adını vermeyi uygun görüyorlar.

    İlk oyun çıktığında bu günkü gibi büyük bir satış dalgası yaratmamış tabiki, ama satışların günden güne, ufak ufak, ama düzenli olarak artması, sanki Fm'nin 20 yıllık, küçük küçük, parça parça evrimleşmesinin, büyüyen efsanesinin grafiği olmuş. 90'lı yılların standartlarına göre bile CM, grafik bazında yaşıtlarına kıyasla, daha basit, göşterişsiz, cila çekilmemiş bir oyundu. O sırada piyasada Premier Manager fırtınası esiyordu, (Ultimate Soccer Manager henüz çıkmış mıydı hatırlayamıyorum) maç motoru bir saat, iki possesion bar ve bir spiker anlatımı yazısından ibaret olan CM'nin iş yapmasını imkansız görmüş olacaklar ki EA, oyunun dağıtıcısı olma teklifini es geçip, Domark'a kaptırmış. Tabiki o zaman lisans falan da hak getire, oyuncu isimleri Random. (Benim oynadığım ertesi yıl çıkan İtalya ligi versiyonunda gerçek oyuncular vardı gibi hatırlıyorum) Average Rating rakamları olmasa futbolcuların sahaya çıkıp çıkmadığını bile ayırt edemiyorduk ama oyunu oynadık. Özel birşeyler vardı. Gavurun o X faktörü dediği şey (az da olsa) kendini gösteriyordu. 93'te oyunun Norveç, Fransa ve İtalya ligi versiyonları yapıldı. Öyle ki BBC'nin o zamanlardaki Telegol'ü (kastım popülerlik, soytarılık açısından fikrim yok) olan Football Focus'a röportaj veren Coventry City teknik direktörünün masasında da bir CM görülmüşlüğü vardır.

    ATMOSFER DIŞINA YÜKSELİYORUZ: CHAMPİONSHİP MANAGER 2 (1995)



    Ne desem. Yaşamayan bilemez. Oyuna Continue dedikçe arkaplandaki değişen VGA resimler, O spikerin kattığı hava (bunlar ağır bedellerdi, o zamandi 486 dx'lerde oyunun hızını çok yavaşlatırdı ayrı konu) iki lig oynama seçeneği.. Sadece İngiltere ve İskoçya ligleri vardı ve hangisini açarsanız onu oynardınız, birinden diğerine transfer olma seçeneği yoktu.

    Ama benim için hayatta tek önemli şey Glasgow Rangers olmuştu. Varsın günümüzün yeni trend romantik futbol hipsterları, Celtic Celtic diye, Irish Pride peşinde, enine çubuklu yeşil beyazlı bölücü katolik papazların takımı Celtic gol yedikçe ağlayadursun, (gönülden sevene saygım var, yalandan hipsterlik yapanlara değil) ben  Rangers'ın o yılki kadrosunun (Gascoigne ve Laudrup'lu kadro. Bugün bile ezbere sayarım; Goram, Miller, Robertson, Gough, Petric, Mikailichenko, McCoist, Durie ve Trevor Steven) büyüsüne kapılmış, çocuk aklımla dünyayı tanımadan, faşo bağnaz takımımın başında, iyi bir "Billy Boy" olup Old Firm derbisini iple çekerdim. Oyunu ilk açtığımda İngiltere ligi zordur, önce öğrenmek, oyuna alışmak amaçlı bir İskoçya sezonu yapayım demiştim. Ve o oyunda asla İngiltere Ligi oynamaya sıra gelmedi.

    Oyna dönersek, Add Manager hilesi de yoktu o zaman 6 kişi sınırı vardı ve bu doldu mu yenisi eklenemiyordu. Daha sonra bunun da İtalya, Belçika, Hollanda, İspanya, Almanya, Fransa versiyonlarını yaptılar. Ama benim için varsa yoksa “I belong to Glasgow!!”






    AŞK İÇİN ÖLMELİ AŞK: CHAMPİONSHİP MANAGER 97/98


    Eski oyuna 9 lig seçeneği ve üçünü aynı anda yürütme ve ligler arası transfer olma olayını ekleyin, bu iş ciddi ciddi nereye gidiyor? Bir Futbol Menajeri Simulasyonuna. Bugünkü PC'den para kazanılmıyor hepiniz korsan olmuşsunuz, bizde artık tak-oyna konsolculara çalışırız diyen oyun yapımcılarına bir tokat niteliğinde, herkes copy protectionlarla milleti kanırtırken SIGames oyuna hiçbir koruma koymamış, resmen paylaşın, oynayın, dağıtın demişti. Buna rağmen oyun yılın en çok satan oyunu oldu. Çünkü biz ona aşık olmuştuk.

    NİRVANA: CHAMPİONSHİP MANAGER 3 (1999)


    Herşeyi tepetaklak ettiler.10 yıldır alıştığımız o kullanıcı arayüzünü bir oyunda yıktılar. Yerine post-modern, bambaşka bir oyun bulduk. Çocukluktan beri aşık olduğumuz kadın gitmiş, yerine bi Havalı Mehtap gelmişti, boyalı sarışın, biraz kaşar, ama haddinden fazla seksi yeni bir kadının cazibesine çekildik. Belkide SIGames e göre aşkın ömrü 7 yıldı ve yenilik şarttı. Alışmak zaman aldı. Oynaya oynaya kendimize itiraf ettik ki bu kocasından sıkılmış kadının saçını başını değiştirmesi değil, 7 yıldır küçük küçük farkettirmeden değişen, evrimleşen oyunun bir efsanede vücut bulmasıymış. Doğduğundan beri yatay yaşayan menüler dikey sistemde işlemeye başladı. Artık antrenman programı yapabiliyor, reserve ve genç takımlarımızla ilgilenebiliyor, 16 kişi internette “yaşayabiliyor”, 25.000 i aşan futbolcu, antrenör ve görevli arasında kendi yapay-gerçek hayatımızı yaşıyorduk. Ama en önemlisi, bugün bile konsola oyun çıkarabilmek adına daha iyisini değil, aynısını bile yapamadıkları taktik ekranıydı. Artık taktik ekranı bir taktik tahtası olmuştu. Önceki oyunlardaki oyuncunun koşu yolunu çizme olayına ek olarak, top sahanın neresinde olursa nasıl pozisyon alacağına kadar anlatma olayı gelmişti. (Ve hücumda, savunmada farklı olarak. Yuh!!) Bu sayede iki 4-4-2 oynatan hocanın takımı birbirine tamamen zıt oyunlar oynayabiliyordu. 15 lig seçilebiliyordu, ve bilgisayarınızın maçası sıkıyorsa hepsi aynı anda oynanabiliyordu. SI ın bize en büyük kazığı ise Türkiye ligini bu efsaneye dahil etmemesi, ve bizi Hagi'li Hakan'lı Bülent'li efsanevi UEFA'yı kazanan kadroyu yönetmekten mahrum etmesi oldu. Bu yüzden seni hiç affetmiycem CM.

    YAPMA CM,YEME BU GOLÜ CM, DAHA KADROLARI SAYMADIM CM 01/02


    Medyayla, Yönetimle, Oyuncularla, Basınla diyalog kurmayı geçtim. Sana bilenmeyi seçtim SI. İlk defa oyuna Türkiye ligi koyarken çok lazımdı herşeyi günü gününe yapman. Çok şarttı son dakika transferlerini anında takip edip yansıtman. 100 yıllık tarihimizin efsane kadrosunu çok gördün bize. Oyunu açtığımı ve yenilmez armada ararken Mpenza'lı, Fleurquin'li, Cihan Haspolatlı'lı Galatasaray'ı gördüğümde sana sevgimden küfür etmemiştim CM. Ama o konuşmadan monitöre baktığım 10 dkda içimi saran küfür tsunamisini dillendirecek ağız daha icat olmamıştı CM.


    EVRİM BİTTİ SIRA DEVRİMDE. CM 4 (2003)


     

    Piyasadaki rakiplerinin belkide 15 yıldır kullandığı 2D match engine olayı, artık “oyunu hayal etme” felsefesini yemeyen oyunculara ilaç gibi geldi. Yuvarlaklara gol attırmaca oyunu, tüm zamanların en hızlı satan oyunu ünvanını hala elinde tutuyor. 39 ülke ve 88 lig seçimi zaten her yeni CM'den beklediğimiz/alıştığımız gelişmelerdi. Fakat bizim gibi hardcore CM'ciler bu mükemmelliğin altında birşeylerin yanlış gittiğini seziyordu. Çok ufak hatalar da olsa, daha önce CM'leri uçarcasına çalıştıran PC'lerimizde bu oyun bi yavaştı sanki, maç motoru da bi nanemolla mıydı neydi. CM tarihinde görülmemiş işler. Büyütmedik. Oynadık.


    EIDOS/SI AYRILIĞI VE FM'YE GEÇİŞ (2004)



    Oyunun yaratıcısı SI, dağıtıcı Eidos'la yolları ayırıp Sega ile anlaşırken sebep olarak Eidos'un her yeni oyunda köklü değişikliklere izin vermeyen, ufak ufak katan, evrim felsefesinin yaratıcılıklarını sınırlamasını gösterdiler. Yapımcı SI, oyunun kendi yarattığı program kodlarını ve database'ini alıp Sega'ya koşarken. Dağıtıcı Eidos'un elinde sağlam bir Championship Manager ismi kalmıştı. 2005 yılı iki taraf için tam bir sınav yılıydı. İsim bende, programcı kolay, basarım parayı yazdırırım diyen Eidos, CM5 iyle efsanenin içine sıçarken. SI, Football Manager 2005 ile ismime değil cismime gelin diyordu. Çoğu oyuncu gibi benim için de CM artık bitmişti. FM ciydik bundan sonra.


    ARTIK İŞLER FARKLI İŞLİYOR: FM 2006



    Oyuna Team-Talk eklendi. En önemlisi yeni bir geleneğimiz doğdu. Eskiden pürüzsüz, taş gibi çıkan FM oyunları, artık buglu çıkacak, yamayla toplana(maya)cak, şubatta transfer yamasıyla kadrolar oturacaktı. Genede eskisi gibi başına oturunca fena sarıyordu.


    BUG ARTIK BİR YAŞAM TARZI: FM 2007



    Bizi medya şovmeni etti bu oyun. Basına zırt pırt konuştuk, gelecek maçı sordular, oyuncuların form durumunu sordular, sordular da sordular. Bizde konuştuk, yönetimle toplantılar yaptık konuştuk, oyuncuları her antremanda 5 kere çağırıp konuştuk. Konuşmaktan menajerliğimizi yapamaz olduk. Scoutlarımız artık gerçek insan oldular, gezdikleri ülkeleri daha iyi tanıyarak deneyim kazandılar. Parent ve Feeder Team özellikleri eklendi. Bug? Olmazsa olmaz. Apık sapık Scout raporları ve müzmin sakatlıklar.


    ELLEME BOZARSIN: FM 2008


    Birkaç ufak değişiklik ve database update. Oynanabilirlik ve eğlence düzeyi gayet yerli yerinde. Bilmiyorum nedendir 2008'e sempatim var. Bana daha bir sürükleyici, olmuş, oturmuş gelmişti.


    Bİ 3D KALMIŞTI: FM 2009


    Oyunun tarihinde bir ilk gerçekleşti. 3D maç motoru eklendi. Çok yeni nesil oyuncuyu kendine çekse de, şahsi kanaatim çok yetersiz ve hatalarla dolu olduğu yönünde. Orta sahadan atılan goller. Topu alıp garip garip yerlere gitmeler. Saç baş yolduran hareketler. Ben şahsen yine bizim babadan kalma ve güvenilir 2d ile oynamayı tercih ettim. (hala da öyle yapıyorum) Onun dışında yeni eklenen basın toplantısı özelliği iyi düşünülmüş olsa da, basının Türkiyeye gelmiş her Alman hocaya sonunda istifa edecek misiniz diye sorması gibi bütün yıl aynı soruların tekrarlanması biraz can sıktı.


    HER GÜN PİLAV DA YENİR: FM 2010

    Zanzibar'dan Tuvalu'ya American Samoa'dan Bhutan'a bütün dünya. 18 sene sonra artık heyecanı,  elektrik su icad olmamış ülkelerin başında arar hale gelmiştim. Milli takım oyuncusu diye ormandan topladığım yamyamlara, bir İngiliz misyoner edasıyla "beyler bu elimdekinin adı toptur" diyerek geçti 2010 yılı. 


    BEN MENAJERİM BUYRUN KARTIM: FM2011


    Oyuncu menajerlerinin eklenmesi ve karakterleri ile güzel kotarılması tat verdi. Kimisi yıldızı yeni parlayan kapıcı çocuklarına "Çak imzayı sana jip alacaz der. 15 yaşında keşfedip yetiştirdiğim oyuncumla arama nifak sokar. Kimisi oyuncunun alacağı ücret kadar kendine avanta ister transferler görüşmeleri "O çocuğa da sana da Futboldan ekmek yedirmiycem lan!" höykürüşlerimle çıkmaza girer.  


    FM 2012 yi yazmıyorum çünkü hala oyun yeni. Bakarsınız bir ara tek başına bir inceleme konusu olur.



    Tamamdır gibi. CM/FM efsanesinin tarihi kısaca böyle. Eski oyunlara daha uzun yer ayırdım farkındayım. Haliyle 9-10 yaşında bir çocukla 30una gelmiş bir adamın bakışı da, oyundan aldığı zevk de farklı oluyor. Bu yazıdan yeni FM'leri beğenmediğim anlaşılmasın. Hala zevkle oynuyorum. Ama gerçek olan, FM ve hitab ettiği kitle gittikçe gençleşirken biz yaşlanıyoruz. Olsun, Yüksek Sadakat'in şarkısında dediği gibi: “Ben inerken en dibe ağır ağır, sen ilk gördüğüm günden daha güzelsin.”

                                                                                                             
                                                                                            Yazan: Ozan Yakut


    Not: Merlin'in Kazanı'na yazımızı kullanıp sağına soluna tadilat yaparken sorma inceliği gösterdikleri için teşekkür ederiz.

    Not 2: Merlinde bir arkadaş hatırlatmış "
    01-02 den önce 00-01 var. bu listede atlanmış o. bahsedilen efsane kadro orda var GS çok güçlü. ben senelerce oynadım. burada bir hata yaptınız sanırım." Doğru söylüyorsun. demin screenshotuna baktım, anılar şimşek gibi indi beynime. Hatta Hakan - Arif'i değil, Jardel-Serkan Aykut ikilisini oynattığımı hatırlıyorum. Nedense yazarken tamamen hafızamdan silinmiş.

     
     
    

    GTA 4 ÜN ŞİFRELERİ


    GTA IV Episodes from Liberty City'den bir GTA 5 görüntüsü.


    STEAM'DE YILBAŞI İNDİRİMLERİ



    1 Ocak 2012 ye kadar her gün Steam'i kontrol etmekte fayda var. Oyunlardan achievement alıp steam'de kömür toplama geyiği benim için fazla zahmetli ama sayfayı açıp 10 oyunda %75 e varan indirimler görmek insanı hoş ediyor. Bugün Modern Warfare 3 (%25 indirim), Fallout 3 (%75 indirim), Batman: Arkham Asylum (%75 indirim), Alice: Madness Returns (%75 indirim) oyunları indirimde

    25 Aralık 2011 Pazar

    HAFTANIN HABER TURU

    IGN benimde sevip takip takip ettiğim bir video oyunları internet sitesi. Bu haftaki haberlerini bir videoda derlemişler toparlamışlar. Şimdi pazar pazar kim haber bakıcak kim uğraşacak ya dedim, yapıştırdım gitti.

     

    PLANETSİDE 2 KOBAY ARIYOR

    Sony Online, yeni MMO Shooter ı için beta-tester alımına başladı. 2003 yapımı
    ilk oyunun devamı olacak Planetside 2 de Sony, yeni Forgelight motoruyla oyunda
    köklü değişikliklere gidildiğini belirtti. Oyun kısaca 3 faction, oyuncuların
    seviyesine göre savaşacağı birçok level, çok sayıda silah ve araç sözü veriyor.
    Beta-test başvuru adresi: http://www.planetside2.com/ sağda sign-up kısmı var.
    Kaliteli bir MMO Shooterın zamanı geldi de geçiyor bile. Bakalım bu nasıl çıkacak.

    24 Aralık 2011 Cumartesi

    PSP İLE SABAHA KADAR DURMAK YOK

    Japon bir Youtube kullanıcısı yeni şarj edilmiş birer Vita, 3DS, ve PSP3000 in pil dayanma sürelerini denedi. 3DS'te Monster Hunter Tri G, Vita'da Uncharted. PSP de ise Hunter Portable, maksimum parlaklık ve ses seviyelerinde açıldı.

    Yarışa ilk önce 2 saat 35dk da 3DS veda etti. Sonra Vita 3 saat 47 dakikada pes dedi. PSP ise yaklaşık 9 saat dayandı.

    Çocuklar kendi aralarında kapışırken sağ üst köşede ağır abi havasında takılan telefon ise bu dallamalığa sadece ağzının kenarıyla bi tebessüm etti.

    MODERN WARFARE 3 REKORTMENİ OYUNU NASIL BOKLADI

    Bu videoyu yapan çocuk şu anda oyunun Multiplayer İnternet sıralamasında 1. sırada. Gariban oyuncuları eleğe çevirip cenazelerini dörtkolluya yatırırken, bir yandan da oyunun yapımcılarına "Artık bok gibi oyunlar yapmayın" diye haykırıyor.


    SONY BİZİMLE OYNAMA

    Sony, PS Vita'nın çıkış tarihini 20 şubat olarak vermişti. (Dayınız Japonyada gurbetçiyse bilemem) Şimdi de yeni konsolu için piyasaya süreceği ilk oyunların listesini açıkladı. Buraya kadar sıkıntı yok. İşin ilginç yanı ise ilk dalga oyunlar makina piyasaya çıkmadan 1 hafta önce raflara düşecek. Sony müşteriler üzerinde bir pazarlama deneyi yapıyor gibi. Böyle bir deneyle neyi mi bulurlar? Olmayan makinaya oyun satın alan yüzbinlerce FanBoyları olduğunu..

    15 Şubatta Çıkacak Oyunlar
    BlazBlue Continuum Shift Extend--Aksys
    Escape Plan (PSN only)--Sony
    Hot Shots Golf: World Invitational--Sony
    Hustle Kings (PSN only)--Sony
    Little Deviants--Sony
    Lumines: Electronic Symphony--Ubisoft
    ModNation Racers: Road Trip--Sony
    Rayman Origins--Ubisoft
    Super Stardust Delta (PSN only)--Sony
    Ultimate Marvel vs. Capcom 3--Capcom
    Uncharted: Golden Abyss--Sony
    WipeOut 2048--Sony
    22 Şubatta çıkacak oyunlar
    Army Corps of Hell--Square Enix
    Asphalt Injection--Ubisoft
    Ben10: Galactic Racing--D3Publisher
    Dungeon Hunter Alliance--Ubisoft
    Dynasty Warriors Next--Tecmo Koei
    F1 2011--Codemasters
    FIFA Soccer--Electronic Arts
    Michael Jackson The Experience--Ubisoft
    Plants vs. Zombies (PSN only)--Sony Online Entertainment
    Shinobido 2: Revenge of Zen--Namco Bandai
    Tales of Space: Mutant Blobs (PSN only)--Drinkbox Studios
    Touch My Katamari--Namco Bandai
    Virtua Tennis 4: World Tour Edition--Sega

    23 Aralık 2011 Cuma

    2011 İN EN BÜYÜK SIÇIŞLARI

    1-Dragon Age 2 çıktı.
    2-PSN çöktü.
    3-Skyrim PS3 versiyonu lag açısından o kadar problemliydi ki oyuncular yürümekte bile zorlandı, Yama mama toparlanana kadar oyunun adı Skylag diye anılır oldu.
    4-Duke Nukem incelemelerde o kadar kötü notlar aldı ki, 2K bu yıl dergi ve İnternet sitelerine diğer çıkan oyunlarını yollamadı.
    5-Mass Effect 3 ün betası yanlışlıkla XLive a düştü. Alelacele toplatıldı. Kaza olduğuna inanmamız beklendi.

    22 Aralık 2011 Perşembe

    GAME OF THRONES RPG

    Kitabına dizisine hepimiz hastayız ama oyunu neye benzeyecek? Yapımcı firma Cyanide. En parlak oyunları da Bisikletçi menajeri, Amerikan Futbolu Koçu, fena oluyorum...  Oyunda iki karakter oynanabilecek, bunları yazar George Martin'e yazdırmışlar. Karakter yaratılmayan RPG... Artık hızlı geçicem: Action-RPG olacak. 2012nin başında. Hadi kaçtım. KİB Öptüm Bye..
    İyi hisler beslemiyorum..

    HİDEO KOJİMA'NIN YENİ DÜMENİ : OGRE


    Hideo Kojima Metal Gear serisinin yaratıcısıdır ve stealth-action
    alt türünü keşfeden dahi olarak oyun camiasında bilinir ve herkes
    tarafından saygı duyulur. Metal Gear ve Zone of Enders serilerinin
    devam oyunlarını geliştirme işini yancılarına bırakan Kojima bu kez
    tamamen farklı birşey denemenin peşinde. Projenin adı: Ogre.
    Geçen hafta CNN röportalında Bu projeden de bahseden Hideo-San tarz
    değiştirmek ve eskisi gibi sinematik tarzda bir oyun hazırlamaktansa
    bu projede daha open-world bir oyun yapmak istediğini söyledi.
    Senaryonun önemini de es geçmeyeceğini ekleyen Kojima, oyuncuları bu
    geniş dünyaya atarken gezip keşfetmeleri için onlara birçok sebep de
    sunacakmış. Amaç ise oyuncunun 100 saat oynadıktan sonra bile yeni
    şeyler bularak oynamaya devam etmesini sağlamak.

                       

    Peki  Hideo efendi, sana bir şans veriyoruz ve yeni haberlere kulağımızı
    açıyoruz. Bu arada yemişim Ogreyi, bize yeni bir Contra oyunu yapsana
    be hacı, valla çok makbule geçer.

    21 Aralık 2011 Çarşamba

    MERAK İYİDİR BİOWARE, ARAYAN BULURMUŞ

    Bioware Patronu Ray Muzyka efendi,  Wired.com a şöyle buyurmuş:
    "Yeni Dragon Age oyununu yaparken DA2 deki hatalarımızı düzeltiyoruz fanlarımızı dinliyoruz. Open World oyun yapabilirmiyiz diye düşünürken bir yandan da öğrenmek için Skyrim i deli gibi inceliyoruz çünkü Bathesda'nın yaptığı işleri çok seviyoruz."
    Ben ne diyim sana ne diyim? Sen Black Isle zamanında Baldur's Gate'leri yaparken TSR ile çalışmadın mı olum? RPG yi onlardan öğrenemedin de Bathesda mı öğreticek sana? Planescape Torment'i kim yaptı olum? Kotor ları kim yaptı? İlla birinden bişey öğreniceksen in aşağıya ofislere, orda çalışan elemanların öğretir sana RPG nedir Open World nedir..
    Bana sor olum söyliyim sana: DA2 sakalların poligon poligon gözükmesinden başarısız oldu, zırhlarının rengini seçemedi çocuklar ondan sevmediler..

    MAX PAYNE 3 - YAŞLILIK MAYMUNLUKTUR




    -Nolmuş olum sana? Uyumadın mı gece?
    -Uyku bize haram be birader. Dün gece yine nöbet vardı. New York Polis Departmanı ilişiğimi kesince Sao Paulo'da kodaman sitesine özel güvenlik oldum.
    -Ee dönmicenmi hiç memlekete?
    -2012nin Baharında izin hakkım oluyo bakacaz.
    -Lan yok bu sırf uykusuzluk diil. Saçlar maçlar gitmiş bi garip olmuşun sen.
    -GTA 4 Motoru, yaşlılık, bozma moralimi daha fazla istersen.
    -Tamam tamam. Neler yapıyon peki başka, hayat nasıl?
    -Sorma moruk kafam bozuk, bi dünya fırça yedim şirketten. dün ben nöbette sobayı da yakınca bi ara uyumuşum. anadınmı neyse bizim 4 Numradaki Rodrigo Branco’nun karıyı fidye için Commando Sombre çetesi kaçırmış.
    -Berduş geldin berduş gidicen la Max, bi işi düzgün yap lan, eee?
    -İşte onu kurtarmaya gidiyom ben şimdi. Lan garip garip bakma sıfatıma söyle ne diceksen de!
    -Maymuna dönmüşün be Payne...

    20 Aralık 2011 Salı

    SERİOUS SAM 3 BFE İLE MİLLİ OLMAK

    Bazen olur ya öyle, saf, katıksız, beyinsiz shooter oynamak isteriz. Kafa boşaltır iyi gelir. Böyle durumlarda SS3 iyi bir seçim gibi görünüyor. Zaten yapımcılar da bunu iddda ediyorlar. Kopan kol-bacak olsun, boy pos dağ gibi ama beyin fukarası yaratıklar, teker teker dayak yiyince yirmi kişi adam toplayıp üstümüze saldırmaca olsun, 15 yıl önce FPS den ne anlıyorsanız aha biz onu yapıcaz dediler. Bakıyoruz kafaya balyoz vurmaca var, çıplak elle göz oymaca var. Yani vaadettikleri o old school/old fashioned hava var. Ama ne yok? Duke Nuk'em karizması. Örnek vereyim, Sam beraber ortamlara girip "Babuş ben şunları tanıyorum bak gel peşimden" diyen, hatunlara yazıldığımız kankamız olsa, Duke elimizden tutup götüren, "Ben kapıda bi cuğara içene kadar gir işini gör gel yiğen" diyen abimiz olurdu.

    ÇIPLAK KADIN RESİMSİZ BLOG KALMASIN

    Meşhur çıplak kadın kapaklı teknoloji dergilerinden biriyle anlaşmak üzereyiz ,Bundan sonra buralar Guitar Hero hiç bu kadar güzel olmamıştı, oyun oynayan ünlü güzeller, Oyun fuarında hostesler soyundu oyuncular dayanamadı tadında başlıklarla dolup dolup taşacak. Şaka lan şaka, Tan gazetesi diil burası, gitarları beğendik biz.
    Magazin servisimiz herkesin üvey evlat muamelesi yaptığı bayan oyuncuları da unutmadı. Blogumuz onlara da hitabetsin maksadıyla 12 yıldır Pc başından kalkmamış bir Kıvanç Tatlıtuğ bulduk. Fekat kendisi bizim için soyunmadı.
    Genç Oyunseverler için reçetelerine günde en fazla 4 saat Oyun, 2 saat spor salonu, 1 saat bara mara gidip insan içine karışmaca yazıyorum.

    19 Aralık 2011 Pazartesi

    SOUTH PARK'TA YENİ BİR ÇOCUK VAR(MI)

    2012 de çıkacak South Park RPG hakkındaki söylentileri bir yerde toplayıp hepsine yukarıdan bakmak gerekirse tek cümlelik özet: Umut vaadediyor, ama dikkatle yaklaşalım!

    İlk önce yapımcılara değinelim, Obsidian ve THQ. Sanırım kafanızda bir fikir oluşmaya başladı.
    Obsidian CEO'su bu projenin kendileri için basit bir "para kazandırma garantili bir ürünün lisansını aldık, ne yaparsak yapalım satacaktır" projesinden daha öte olduğunu söylüyor. Bakalım dayı eyleme geçerken ne yapmış:
    Projenin başında Fallout 2 Baş Tasarımcısı Fergus Urqhuart var, yapım döneminde dizinin yaratıcıları Matt Stone ve Trey Parker ile birlikte çalışılacak. İyi bir haber.
    Oyunu 2012nin üçüncü çeyreğinde PS3, X360 ve PC için aynı anda çıkaracaklarını söylediler. Yani PC oyuncuların kabusu olan Konsoldan Port etme hataları olmayacak.
    Oyuncu South Park a yeni gelmiş bir çocuğun yerine geçecek, önce Stan, Kyle, Cartman ve Kenny ile arkadaş olup ekibe dahil olmaya çalışacak, daha sonra çetesiyle kasabayı tehlikelerden koruyacak. Çok daha kötü olabilirdi, geçer notu verdik, devam.
    Wizard, rogue, adventurer, paladin ve açıklanmayan bir class seçme imkanı.. Bilmiyorum, bana pek iç açıcı gelmedi. Şahsen ille class seçimi olması şartsa tamamen South Park dünyasına özgü sınıflar tercih ederdim, bunları uyum içinde yedirme işi soru işareti..

    Sonunda iş gelip tek bir soruya dayanıyor. Obsidian büyük bir 2D RPG yi nasıl kotaracak?


    YILBAŞI SATIŞLARINDA LİDER SKYRİM

    Yılbaşı satışları yıllardır küçük büyük tüm oyun firmalarının aç kurt gibi beklediği bir dönemdir. Sene sonu tekrar yaklaşırken Noel Babanın pastasından herkes bir pay kapma peşinde. Büyükler paraya para dememenin hesaplarındayken daha indie yapımcıların eve ekmek götürme iştahları kabarıyor. Oyun yapımcısının para kazanması için Yılın oyununu yapması her zaman yetmez. Bunu doğru zamanlama ve doğru reklamla birleştirmektir adamların derdi.  Skyrim bu sene bu sınavını iyi veriyor gibi. EA'i korkutup Mass Errect 3 ü nisana erteletmesiyle artan kendine güveni, yeni yıl satışlarıyla cebini de dolduruyor. İngiltere 2011 Christmas Sales raporu bu pazar açıklanacak. Bize göre sonuçlar için  beklemeye hiç gerek yok. Skyrim listede zirveye yerleşerek EA ve Activision'ın 8 yıllık krallığını ele geçirdi. Ubisoft'un 2007 deki Assasins Creed den sonra aldığı en iyi derece ise Just Dance 3 ile ikincilik olacak. Bu yılın üçüncüsü ise  Call of Duty: Modern Warfare 3. Listedeki ilk üçe giremeyen oyunlar arasında FIFA 12,Saints Row 3,Battlefield 3,Assassin's Creed: Revelations,Need for Speed: The Run da var.